Steam Yaklaşımının Kullanımı

Steam yaklaşımı; Science(bilim), Technology(teknoloji), Enginering(mühendislik), Art(sanat), Mathematics(matematik) alanlarının birleşiminden meydana gelmektedir.
Bu alanları daha detaylı inceleyecek olursak;

, STEM’in her bir harfinin tanımını teker teker ele alarak incelediğimizde ,

“S” harfine bilim karşılık gelmektedir. Bilim, doğa olaylarını, prensiplerini anlama olarak ele alınabilir. Bilim bizim doğadaki meydana gelen prensipleri anlayabilme amacını taşır. Hipotezler kurarak ve kurduğu hipotezleri deneylerle test ederek bilimsel bilgiye ulaşır. Bunları gerçekleştirirken matematik gibi disiplinlerden yardım alır.
 “T” harfine teknoloji karşılık gelmektedir. Teknoloji denildiğinde ilk aklımıza gelen bilgisayar ve akıllı cihazlar olmaktadır. Bunların hepsi birer teknolojidir; ama evde kullandığımız mikser, şişe açacağı, şirketlerde işlerin daha hızlı gerçekleşmesini sağlayan yazıcılar ve teknik araç gereçler de birer teknolojidir.
 “E” harfine mühendislik karşılık gelmektedir. Bu kısım STEM’ in en dinamik kısmı olan mühendisliktir. “Mühendisliği genel olarak bir meslek olarak biliyoruz. Ancak mühendislik bir problem çözme yaklaşımı, bir  tasarımı ve üretme süreci olarak da tanımlanabilir. ” Bu ifadeye göre mühendislik STEM’ in en önemli noktalarından biridir.
“M” harfine matematik karşılık gelmektedir. Şekiller, desenler, hesap, oran ve orantı bunun içerisinde yer alır. Bu iki disiplin her birey tarafından ortalama düzeyde bilindiği için bunlarla ilgili çalışmaların yapılması ve anlaşılması daha kolaydır. Teknoloji araç gereçleri bilgi sistemlerini de kapsar.(kopya)

Steam yaklaşımının okul öncesinde uygulanmasıyla işgili bilgilerimi aktaracak olursam;

Bilim-Fen alanında, okul öncesi çocuklarını araştırmaya sevk etmeli, onları keşfetmeye meraklandırmalıdır. Çocukların yaparak yaşayarak öğrenmelerini desteklemeli ve özgür bir ortamde araştırma yapmalarına olanak sağlamalıdır. Çocukların karşılaşacakları herhangi bir problem duruöunda ne yapmaları gerektiğine dair bir farkındalık yaratmalıdır. Çocukların doğal ortamlarda gözlem yapmalarına imkan tanınabilir.

Teknoloji alanında, çocuklara teknolojiden doğru ve yararlı bir şekilde nasıl yararlanabileceğimizi gösterebilmek, teknolojiyle ilgili  yanlış bilinenleri düzeltmek amacı taşımaktadır. Teknolojinin sadece tablet, tv, telefon gibi elektronik araçlardan oluşmadığını aslında her ihtiyaçtan türeyen bir nesnenin teknoloji olabileceği öğretilmelidir.

Mühendislik alanında, çocuklara bir problem veya ihtiyaç durumu verilerek bu ihtiyaca yönelik yaratıcılıklarını da işin içine katarak çözümler ve farklı yollar üretmeleri sağlanabilir. Yeni, özgün, farklı ürünler sentezleyebişme yetenekleri geliştirilebilir. Her ihtiyacın aslında bir şey üretmek için bir önkoşul olduğu anlatılabilir.

Sanat alanında, çocuklarla renklerin uyumu, yeni ritimler yaratma, yeni çalışmalara öncülük etme gibi faaliyetler yürütülebilir ve bu aşamada çocukların yaratıcılıkları ön planda tutulmalıdır.

Matematik alanında, aslında hayatımızın heryerinde matematik ile karşılaştığımız anlatılmalı ve örnekler verilmeli. Bir şekli ölçerken, bir nesnenin ağırlığını hesaplarken, bir nesneyi bir yere yerleştirmeye çalışırken aslında farkında olmadan matematiği kullandığımız ve matematiğin hayatımızda ne kadar önemli olduğu anlatılmalı.

-Öğretmen tüm bu yaklaşımları uygularken çocukları sınırlamamalı, gerçekçi ve yaratıcı çözümler üretmelerinde yardımcı olmalı, çocukları daha çok yaratıcılığa sürüklemeli ve her aşamada rehber rolünde olmalıdır.

Bu yaklaşımı daha fazla öğretmene tanıtabilmek, ülkemizde daha çok yaygınlaştırabilmek için ne gibi çalışmalar yapabiliriz?

Gizem Arpacı